Bir Kadının Oykusu-Ozlem



Özlem

Herkes birini, bir seyi özler. En mutlu olduğu dakikaları, sevdiği insanı, annesini, kardeşini, arkadaşlarını, kendinden bir parçayı...
En çok da çocukluğumuza  hasret kalırız.
En masum zamanlarımıza dünyayı bu evreni bembeyaz gördüğümüz günlere özlem duyarız.
Şimdi bir bankta oturmuş, salıncakta sallanarak gökyüzüne dokunacağını sanan çocukluğumu izliyorum. Ben orada sessizliğime sarılmışken küçük kız çocuğu çığlıklar atarak koşturup duruyor .O ağacın arkasına saklanıp saklambaç oynarken ben bakışlarımın anlatacaklarından korkup rengini kaybetmiş bir yapboza dikiyorum gözlerimi.
İnsan büyüdüğünde renkleri kaybeder ve geri kazanmak icin cirpinir. Hayatını saran olaylar karmaşık bir hal alır. O kadar karmaşıklığın içinde eksik parçaların varlığını da farkedersin. Parçaları birleştirmeye çalışırken cocukluğunun ağaçların arkasına saklandığını görürsün. En sevdiğin oyunun körebe olduğunu hatırlar. En sevdiğin oyuncağın gökyüzündeki, bulutlar olduğunu bilirsin.
Kafanı kaldırmaya tenezzül bile etmeden bulutların gri olduğundan eminsindir. Cocukluğundan yardım alıp onlara beyaz rengini saçmak için çabalarsın.
Büyükler siyah, beyaz ve gri içine hapsolmuştur, arada bir çocukluğun kapısınına dayanıp renkleri çalmak gerekir.

Comments

Popular posts from this blog

Modadan ne kadar anlıyoruz?

KADIN

Kitap